1661 - Marcello Malpighi (1628-1694) - Kılcal Damarların Keşfi
Marcello Malpighi, 17. yüzyılda yaşamış İtalyan hekim ve bilim insanı, mikroskobik anatominin kurucusu olarak kabul edilir. Modern histoloji ve embriyolojinin öncüsü olan Malpighi, canlı maddeyi mikroskopla inceleyerek organların çeşitli dokulardan, dokuların da çıplak gözle görülmeyen hücrelerden oluştuğunu kanıtladı.
Marcello Malpighi, kan dolaşımını anlamak için 1660 yılında çalışmalarına başladı. İlk olarak koyun gibi büyük hayvanların akciğerlerini inceledi ve damarların izini sürmek amacıyla pulmoner artere siyah mürekkep enjekte etti. Ancak, büyük hayvanların dokularında kılcal damarları görmek zor olduğundan, bu yöntem başarılı olmadı.
Bu zorluğu aşmak için Malpighi, 1661'de daha küçük olan kurbağa akciğerlerini incelemeye karar verdi. Bu karar, kılcal damarların keşfi için dönüm noktası oldu. Kurbağa akciğerlerinin ince yapısı, mikroskop altında kılcal damar ağını net bir şekilde görmesini sağladı. Araştırmaları o kadar yoğun geçmiştir ki, şaka yoluyla "bütün kurbağa neslini yok ettim" demiştir.
Bu gözlem, o zamanın yaygın inanışı olan "açık dolaşım sistemi" fikrini çürüttü. Malpighi, Harvey'nin ölümünden üç yıl sonra, kanın kapalı bir sistem içinde hareket ettiğini göstererek William Harvey'in kan dolaşımı teorisini destekledi ve tamamladı. Kılcal damarların, atardamarlar ve toplardamarlar arasındaki bağlantıyı sağladığını göstererek, hayvanlarda kapalı bir dolaşım sistemini doğruladı.
Akciğerlerin yapısını ayrıntılı olarak inceleyen Malpighi, 1661 tarihli "De pulmonibus observationes anatomicae (Akciğerler Üzerine Anatomik Gözlemler)" adlı çalışmasında önemli bulgular sundu. Akciğerlerin kesecik yığınlarından oluştuğunu ve her keseciğin kılcal damar ağıyla çevrili olduğunu gösterdi. Bu keseciklere "alveol" adını verdi ve soluk borusuyla olan ilişkisini açıkladı. Alveolleri bal peteği deliklerine benzeten Malpighi, bunların havanın vücuda girmesi için "kusurlu bir sünger" görevi gördüğünü belirtti. Böylece, kanın havayla doğrudan değil, ince bir zar aracılığıyla temas ettiğini keşfetti.
Malpighi'nin çalışmaları kan üzerine de yoğunlaştı. Kırmızı kan hücrelerini gözlemleyen ilk bilim insanlarından biri oldu ve kanın pıhtılaşma mekanizmasını inceledi.
Malpighi'nin araştırmaları çok yönlüydü ve sadece akciğerlerle sınırlı kalmadı. Mikroskop kullanarak cilt, böbrekler ve karaciğer gibi çeşitli organları inceledi. Önemli keşiflerinden biri, deri rengi üzerine yaptığı çalışmalardı. Siyahi bir insanın derisini mikroskop altında inceleyerek, deri renginin kaynağını buldu. Siyah pigmentin derinin hemen altındaki bir tabakada yer aldığını tespit etti. Bu çalışmalar sırasında, günümüzde "Malpighi tabakası" olarak bilinen, derinin üreme tabakasını da keşfetti. Ayrıca, dil dokularını inceleyerek tat tomurcuklarının işlevini ortaya çıkardı.
Malpighi'nin keşifleri, onu modern histolojinin (doku bilimi) ve mikroskobik anatominin öncülerinden biri yaptı. Çalışmaları, insan vücudunun mikroskobik düzeydeki yapısını anlamada büyük bir ilerleme sağladı ve tıp biliminin gelişimine önemli katkılarda bulundu. Mikroskop kullanarak yaptığı çalışmalarla mikroskobik anatomi alanının temellerini attı ve insan vücudunun yapısı ve işleyişi hakkında daha derin bir anlayış geliştirmemize yardımcı oldu. 2
Marcello Malpighi, 1661 yılında akciğer anatomisi üzerine yaptığı mikroskobik gözlemler sonucunda pulmoner kapillerleri ve alveolleri keşfetti.
Bu keşifler, solunum sisteminin anlaşılmasında önemli bir dönüm noktası oldu.
Yazan: Kamil Hamidullah
Oluşturma Tarihi: Kamil Hamidullah / EKİM 2018
Önceki güncelleme: Kamil Hamidullah / AĞUSTOS 2024
Son güncelleme: Kamil Hamidullah / EYLÜL 2024
#PulmonerHipertansiyon #DolaşımSistemi #PAHSSc